12 Temmuz 2009 Pazar

MEHMET BARLAS

Siyaset gazeteciliği mi fonksiyonel gazetecilik mi?

Amerikan gazetelerinin Avrupa gazetelerinden temel farkı "Fonksiyonel" olmalarıdır.
Bir Amerikan gazetesini okurken sayfalar arasında mutlaka işinize yarayacak bir şey bulursunuz. Bu bir süper marketin kalem kalem mallara kadar inen ucuzluk reklamı da olabilir, bizim "Küçük İlanlar" diye bildiğimiz "Classified Ads"daki alım ve satıma dönük duyurumlar da olabilir.
Haberlerde yerel yönetimlerin kentlinin yaşamını etkileyecek kararlarını, sanata ve eğlenceye dönük alternatifleri, sağlıkla ilgili tüm önemli gelişmeleri bulabilirsiniz.
Bunlar Avrupa ve Türk gazetelerinde de bir ölçüde var.
Ama Avrupa basınının (Türk basınının da) ana uğraş konusu "Siyaset"tir.
Ağırlıklı olarak okurun işine yarayacak bir ürün sunmak için değil, okura siyasi (veya ideolojik) bir yansıtıcı sunmak için uğraşır bizim kıtanın gazetecileri.
Aslında siyaset ağırlıklı gazetecilik için alarm zilleri çalmakta.
Radyo ve televizyondan sonra internet haberciliği de, yazılı basını zorluyor. Gazeteleri sabah elinize aldığınızda siyaset ağırlıklı haberlerin çoğu bayatlamış oluyor.

Köşe yazarları
Bu açıdan gazeteleri farklı kılan tek öğe köşe yazılarıdır. Ama köşe yazıları da en geç 24 saat gecikme ile internetten okunabilmekte.
Bazıları "Muhalefet etmek tiraj artırır" diye düşünmekte.
Bu doğru olsaydı, kendilerini muhalif basın zanneden gazetelerin tirajları herhalde şimdiki düzeylerinde olmazdı.
Gazetelerimizin çıkış yolunun da "Fonksiyonel" olmaktan geçtiğini görmemek imkânsız.
Bunu somut olarak kendi deneyimimle gördüm.
Önceki gün Hasan Pulur Milliyet'teki köşesinde "Şişmanlara ve İriyarılara" başlığı ile normal ölçülü giysilere sığmayanlar için satış yapan bir mağaza hakkında bilgi vermişti.
Ölçüleri 2XL ile 8XL aralığında, göğüs çevreleri de 132 ile 188 santim arasında olanlara hizmet sunan bu mağaza hakkında Hasan Pulur şu bilgileri vermişti:
- Giyimkent Sitesi E2 Blok B 126 Esenler-Telefon: 0212 438 23 25/0532 366 05 86. "Fiyatlar?" diyeceksiniz. Biz ona karışmayız, kendiniz gidin konuşun. Bir örnek verelim: Bir mont, bir yelek, bir bermuda şort, bir kısa kollu tişört toplam 200 lirayı geçmez. İnternet üzerinden de satış yapıyorlar: "www.buyuksunabi.com" sitesi.

İşe yarar fotoğraflar
Ben de "2XL" ve "T" giyen bir tüketici olarak Hasan Pulur'un yazısını dikkatle okudum, verdiği adresten internet sitesine girdim.
Kısacası bu işe yarar gazeteciliğin iyi bir örneğiydi.
Hasan Pulur'un siyasete ilişkin düşüncelerini açıklamasından daha fazla yarar sağlamıştı bana bu yazısı.
Gerçi bir ölçüde fonksiyonel olmaya çalışan gazeteler "Arka sayfa güzelleri" ile bunu yapmaya çalışıyorlar. Bu güzellerin bekâr erkekleri yalnızlıktan kurtardıkları anlatılır.
Hatta bir Babıali efsanesine göre, 1970'lerde askerden yeni terhis olan bir delikanlı dekolte kadın resimlerini bol bol kullanan Tan gazetesinin sahibi Haldun Simavi'ye gitmiş ve "Askerdeyken gazetenize âşık oldum, Tan'la evlenmeme izin verin" demiş.
O gazetenin unutulmaz haberinde de bir eşeğe tecavüz eden üç kişi ile tecavüze uğrayan eşeğin fotoğrafları ilk sayfadaydı.
Fotoğrafta eşek tanınmasın diye gözleri örtülmüştü, eşeğin yanındaki üç kişinin gözleri ise açıktı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder