1 Şubat 2009 Pazar

IMF, Batı'da sessiz, Türkiye'de 'kemer sık' diyor

Piyasalar geçen hafta, beklediğimiz gibi iyi haberlere olumlu tepki verdi. Çarşamba gününe Uluslararası Para Fonu (IMF) ile anlaşmaya yakın olduğumuz yönündeki açıklamalar dış borsalardaki olumlu havayla birleşince endeks önceki haftaya göre bir ara yüzde 9 artarak 26 bin 772 puana kadar yükseldi. Ancak yükseliş kısa süreli oldu ve Borsa kazançların bir kısmını daha sonra geri verdi.
Anlaşmak üzere olduğumuz sırada IMF'nin yeni bazı istekleri öne sürmesi üzerine, görüşmeler 10 gün süreyle ertelendi. Erteleme haberleri ve Davos'taki görüşmelerde fonun ortaya attığı iki yeni madde sebebiyle sorun çıkabileceği algılamaları piyasalarda yankı buldu. Ancak özellikle cuma günü piyasaları yakından analiz ettiğimizde, Davos'taki tartışmaya veya IMF ile pürüz çıkma ihtimalinin artmasına rağmen iyimser beklentilerin korunduğu gözlendi. ABD, Almanya ve İngiltere gibi gelişmiş ülkelere 'Kamusal harcamaları artırmaya ve büyümeye yönelik adımlar atın, iç talebi canlandırın.' uyarılarını yapan IMF'nin Türkiye'yi ayrı kulvarda tutan bir yaklaşımla küçülmesini teşvik etmesi oldukça manidar. Ancak bir süredir başta TÜSİAD olmak üzere iş dünyasının ısrarla bir an önce IMF ile anlaşma yapılması baskısını çok da doğru bulmuyorum. Bu noktada fon ile bir müzakere zemini yürütülmeye çalışılırken iş dünyasının panik havası içinde olmaları zaman zaman piyasalara da yansıyor. Benim tahminim anlaşmanın orta yol bulunarak gerçekleşeceği yönünde. İçeriği ve zamanlaması piyasalar açısından önem arz ediyor. Büyümeyi frenlemeyen ve başta KDV ve vergi artışlarını içeren bir dayatmadan ziyade, reel sektöre katkı yapacak bir anlaşmanın, paranın büyüklüğünden daha önemli olduğu görüşündeyim. Şubat ayının ikinci haftasında anlaşma beklentisinin yeniden piyasalara yansıyacağı düşüncesindeyim.
Piyasaların merakla beklediği bir diğer konu da geçen hafta ABD Temsilciler Meclisi'nde 188 ret oyuna karşılık 244 evet oyu ile kabul edilen canlandırma paketiydi. Obama'nın muhalif Cumhuriyetçilere planı Kongre'de de kabul ettirmek için bazı adımlar atması gerekiyor. Kongre'de Demokratların Cumhuriyetçilere göre 11 sandalye fazlası var ama planın kabulü için Cumhuriyetçilerin desteğine ihtiyaç var. 2009 sonu veya 2010 ilk çeyreğinde canlanma başlayabileceği tahminleri en azından finans piyasalarının hoşuna gidiyor.
SELİM IŞIKLAR

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder