20 Ocak 2009 Salı

Ekonomi olduğundan kötü gösteriliyor

Türkiye ekonomisi diğer ülkelerle mukayese edildiğinde hiç de öyle söylendiği kadar kötü değil. Hatta son ekonomik veriler beklenenden çok daha iyi çıktı.

Hangi ekonomik veriler iyi çıktı derseniz... Öncelikle, Merkez Bankası’nın yeni yayımladığı ödemeler bilançosunun net hata ve noksan kaleminde 9,8 milyar dolar tutarında niteliği belirlenemeyen para girişi görünüyor. Bunun anlamı şu... Döviz fiyatlarının artması üzerine vatandaş yastık altında sakladığı dövizlerini satıp ekonomiye kazandırmış.

Böylece 2008’in ekim ve kasım aylarında yastık altından tam 9,8 milyar dolar çıkmış ve bu para bankacılık sistemine girmiş. Yani daha önce hiçbir işte kullanılmayan ve ekonomiye bir faydası olmayan milyarlarca dolarlık döviz ekonomiye kazandırılmış.

Ayrıca 2008 yılının ocak-kasım ayı verilerine göre bavul ticareti 2007 yılının aynı dönemine göre 200 milyon dolar artmış ve 5,6 milyar dolara yükselmiş. Bu arada uluslararası doğrudan yabancı sermaye yatırımları da 2008’in kasım ayında 16 milyar dolara çıkmış. Oysa uluslararası doğrudan yatırımların 2008’de 15 milyar doları bile bulması beklenmiyordu. Ama bu eşik 2008 bitmeden aşıldı ve daha kasım ayında 16 milyar dolara ulaşıldı.

Ekonomi cephesinden bir diğer iyi haber de özel sektörden geldi. Özel sektörün dış borçları azaldı! Özel firmaların 2008’in eylül ayında 144 milyar doları bulan toplam dış borcu, 2008’in kasım ayında 137 milyar dolara düştü. Hatta bu borçların reel sektöre ait olan kısa vadeli kısmı 29,1 milyar dolara geriledi.

Bu gidişle, ekonomiyle ilgili kötümser bekleyişlerinin doğrulanmasını dört gözle bekleyenlere özel sektör de yardımcı olmayacak. Şimdiden görülüyor ki, ısrarla ödenemeyeceğini ileri sürdükleri reel sektörün dış borçları pek sorun çıkmadan 2009’da ödenebilecek.

Ayrıca IMF ile önümüzdeki günlerde yapılacak destek kredisi (stand-by) anlaşmasının sonucunda 20 milyar dolar tutarında bir kredi temin edilirse, kriz lobisinin yaygınlaştırdığı kötümser bekleyişler daha da dağılacak. Döviz piyasalarında yaşanan oynaklıklar istikrarlı gelişmelere dönüşecek.

Uluslararası yatırım bankası Merrill Lynch’in son tahminlerine göre, ABD Doları karşısında Türk parası yüzde 7,6 oranında yüksek değerli görünüyor. Bu tahmin doğrultusunda Türk parası reel değerine doğru hareket ederse, 1 lira 72 kuruş seviyesine çıkabilir. Ancak Türk parasının dolar karşısında ulaşacağı bu yüksek seviyenin kalıcı olması dalgalı kur rejiminde biraz zor görünüyor. Dolayısıyla döviz piyasalarıyla ilgili fazla tedirgin olmaya gerek yok.

Aslında otomotiv sektöründen gelen olumsuz ihracat haberleriyle ilgili de çok fazla tedirgin olmaya gerek yok. Evet... Otomotiv ihracatı hızla düşüyor, son hesaplamalara göre ihracat rakamı yüzde 68 oranında azaldı ama, şunu da bilmek gerekiyor. Bu hızlı düşüşün talep yetersizliği yanında, dünya emtia fiyatlarındaki düşüşle çok yakından ilgisi var. Otomobillerde kullanılan saç ve metal fiyatları da küresel düzeyde üçte iki oranında geriledi. Otomotivde ihracat rakamlarını bu da geriletti.

Toplam ihracat rakamına gelince... Türkiye İhracatçılar Birliği’nin verilerine göre 2009’un ilk 17 gününde toplam ihracat 2 milyar 570 milyon dolara ulaştı. Geçen yılın aynı dönemine göre ihracat yüzde 33 oranında geriledi. Bu da, diğer sektörlerdeki ihracatın otomotivdeki gibi düşmediğini ve böylece toplam ihracatın hızla aşağı yönlü hareket etmediğini bize gösteriyor.

Üstelik ihraç edilen ürünlerde kullanılan ithal emtia fiyatlarındaki gerilemeler dikkate alındığında, toplam ihracattaki yüzde 33’lük düşüş normal bir daralma oluyor. Çünkü küresel emtia fiyatları düştükçe ihraç fiyatları da düşüyor. Bütün bunlar hesaba katıldığında Türkiye’de ihracat da pek öyle fena gitmiyor.

Anlayacağınız ekonomideki gelişmeler, yurtdışında para kaybedip küresel krizin merkezini Türkiye’de gibi gösterenlerin söylediği gibi kötü değil.

Süleyman Yaşar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder