30 Ocak 2009 Cuma

İyiler Kötüler

Birinci taife: Onlar haddizatında iyi insanlar, salih Müslümanlardır. Mütevâzı oldukları, melamet meşrebine mensup bulundukları için kendilerini kötü gösterirler.

İkinci taife: Onlar günahkâr Müslümanlardır. Kötü olduklarını itiraf ederler.

Üçüncü taife: Onlar kötü, günahkâr Müslümanlardır. Kendilerini iyi gösterirler. Böylece halkı aldatmış olurlar. Onlar riyâkâr, iki yüzlü; nifak, gurur ve kibir ehli kişilerdir.

Yüce Allah gururluları ve kibirlileri sevmez.

İyi Müslüman, iyi olduğunu iddia etmez.

Kendisine iyi diyen Müslüman, iyi bir Müslüman değildir.

Farz ibadetler cehren açıkça yapılır.

Nafile ibadetler ve hayırlar gizli yapılır.

Gece kalkıp teheccüd namazı kılan ve ertesi gün "Dün gece Allah kabul etsin teheccüde kalkmıştım..." diye böbürlenen kimse münafıktır.

Zekât açıktan verilebilir. Zekât dışı nafile mâlî ibadetler gizli yapılmalıdır. Sağ elinin yaptığı hayrı sol eli bilmeyecek...

Kendini övenlerde hayır yoktur.

Kendini övdürenlerde hayır yoktur.

Peygamberimiz "Meddahların suratlarına toprak saçınız" buyurmuşlardır.

Efendimiz bir başka hadîsinde "Mü'min kardeşini yüzüne öven kişi sanki onun boğazına keskin bir bıçak çalmış olur" buyurmuşlardır.

Bütün övgüler senalar, hamdler Allahü Teâlâ'ya mahsustur.

Peygamber Efendimize salat ve selâm getirilir.

Ashab-ı kiram efendilerimiz için radiyallahü anhüm ecmain (Allah onların hepsinden razı olsun) denilir.

Geçmiş mü'minler için Allah'tan rahmet istenir.

İslâm dini âlimlerin, şeyhlerin, büyüklerin, reislerin erbab (rabler) haline getirilmesini, putlaştırılmasını kabul etmez.

Peygamberler dışında hiç kimse mâsum, ismet sıfatı ile muttasıf değildir.

Cenâb-ı Hak bazı salih ve veli kullarını günahlardan hıfz eder, korur.

Allahü Teâlâ Settarü'l-uyûbtur.

Mü'minlerin, birbirlerinin gizli günahlarını araştırmaları, tecessüs etmeleri günahtır, haramdır.

Hadîs meali: "Din kardeşini (onda olan) bir ayıp ile ayıplayan kimsenin canını Yüce Allah, aynı ayıbı kendisine vermeden almaz."

Gıybet, bir kimsede gerçekten olan ve söylenildiği takdirde o kişinin üzüleceği bir şeyi söylemek, konuşmak, yazmaktır. Söylenen şey doğru değilse o gıybet olmaz, iftira olur.

Gıybet o kadar iğrenç bir günahtır ki, ölü kardeşinin etini yemek gibidir.

Müslüman eliyle ve diliyle insanlara ve din kardeşlerine eza vermez.

İnsan dilinin belâsını çeker.

Birtakım alçak kişiler, kendilerini yükseltmek için başkalarını küçültmeye çalışır.

Haram yiyenler saidlerden değil, şakilerdendir.

En fazla zarar eden, en müflis kişi dinini dünyaya değişen kişidir.

En akıllı tacir Allahü Teâlâ ile ticaret yapandır. Yani malıyla, canıyla i'lâ-yı kelimetullah yapandır.

Ben ben ben diyenlerde hayır yoktur. Biz demek gerekir.

En büyük rütbe hiçliktir.

Ölüm gelip çatmadan ölenler ölüm acısı çekmez.

Günahlarına ve ayıplarına üzülüp ağlayan bir günahkâr; ibadetleri ve hayırları ile gururlanan ve kibirlenen kişiden yüksektir.

Gecenin ilk bölümünde münadiler dünya semâsından nida ederler "Ey zikr ü tesbih edenler kalkınız" derler. Zakirler kalkar namaz kılar, zikr eder. Gecenin ortasında münadiler halka "Ey bağışlanmak isteyenler!.. Kalkınız tevbe ve istiğfar ediniz" derler. Onlar da kalkar namaz kılar, tevbe eder, bağışlanmak ve affedilmek için yalvarırlar. Gecenin sonunda fecir vakti münadiler "Ey âbidler kalkınız!" derler. Âbidler kalkar, sabah namazını kılar... Sonra güneş doğar ve münadiler "Ey gafiller kalkınız" derler. Onlar yataklarından ölülerin mezarlarından doğrulması gibi kalkar. (İmamı Gazalî'den)

Ağlanacak halleriyle övünenlere yazıklar olsun!

Mehmet Şevket Eygi

2 yorum:

  1. Bu benim yazımdı muhtemelen Adnan koymuştur.Mehmet Şevket Eygi yi koymasaydın yazarların arasaına :)

    YanıtlaSil
  2. ben koymadım. bu yorumu muhtemelen hüseyin yazmıştır :D

    YanıtlaSil