11 Mart 2009 Çarşamba

Fıkıh Düşmanlığı Fitnesi

TÜRKİYE'de din ilimlerini ayakta tutan medreseler (medâris-i İslâmiyye) kapatıldığı zaman, İslâm'a ve İmana büyük hizmetler etmiş olan veli bir zat şöyle söylemiş: "Camiler kapatılmış, medreseler açık bırakılmış olsaydı, daha sonra medreselerin sâyesinde camiler tekrar açılırdı. Lakin medreselerin kapatılması büyük bir felaket oldu, ilme büyük darbe vuruldu."

Medreseler öncelikle fıkıh denilen ve bir bahr-ı bî-payan olan ilmi öğretiyor ve temsil ediyordu. Medreselerin kapatılmasından sonra fıkıh sarsıldı ve nihayet şu 2009 yılında Müslümanlar arasında bid'atler, sapıklıklar, bozukluklar yaygın hale geldi.

İmam-Hatip mektepleri ve İlahiyat fakülteleri İslâm medreselerinin yerini tutamaz. Nitekim tutamamaktadır.

Bir İslâm ülkesinde yeterli sayıda ve yeterli vasıfta icazetli fakih yetiştirilmezse oradaki dinî hayatta kaos ve anarşi olur, cahiller müctehid ve müftü kesilir, her kafadan aykırı bir ses çıkar ve Ümmet'in birliği bozulur.

İslâm dinini yıkamayan dinsizler, dini bozma ve tahrip etme faaliyetlerini gece gündüz sürdürüyor. Onlar fıkıhsız, Şeriatsız ılımlı, evcil, light, diyalogçu bir İslâm istiyor. Bunun ilhamını da ABD'den, İsrail'den, Haçlı merkezlerinden alıyorlar.

Dinsizler bir karar alsalar ve İstanbul'daki Süleymaniye Camii'ni yıkmak isteseler, Müslümanlar ne yapar? Bütün güçleriyle bu yıkımı protesto eder, engellemeye çalışır, feryat ve figan kopartır. Fıkhın, Şeriat ahkâmının yıkılması, Süleymaniye'nin yıkılmasından daha büyük bir fitne değil midir? Öyledir ama maalesef Müslümanlar bu konuda yeteri kadar tepki göstermiyor.

Türkiye'deki İslâm'ı değiştirmek, Sünnîliğin yerine bid'at fırkaları getirmek isteyenler fıkıh mezhepleri aleyhinde ağza alınamayacak iftira ve hakaretler savuruyor, ağızlarından kin akıyor.

Onlara göre fıkıh mezhepleri, birliği parçalıyormuş, Müslümanları bölüyormuş, mezhepler putmuş.

Bu propagandaların büyük kısmını Sünnîlik düşmanları yapıyor. Gayeleri şu: Ehl-i Sünnet ve Cemaat yıkılacak, yerine onların bozuk fırkaları hâkim olacak...

Medreseler açık olsaydı, icazetli ve gerçek sarıklı ulema yetişseydi, onlar halk yığınlarını, okur-yazarları uyarır, aydınlatır, bilgilendirirdi. Ne yazık ki, artık ülkemizde nâdir istisnâlar dışında gerçek ulema, gerçek fukaha kalmamıştır.

İyi niyetli, temiz, doğru ve dürüst, firâsetli, şuurlu Müslüman kardeşlerime sesleniyorum:

Ehl-i Sünneti koruyunuz.

Ehl-i Sünnete sarılınız.

Fıkıh mezheplerine sahip çıkınız.

Fıkıhsızlık ve mezhepsizlik en büyük fitnedir.

Bizi Peygamber Efendimize ulaştıran bağ olan geleneksel İslâm'a sahip çıkınız.

Fıkıh elden giderse din büyük sarsıntı geçirir.

Her Müslüman asgarî ve zarurî fıkıh bilgilerini Büyük İslâm İlmihali ve Nimet-i İslâm gibi Ehl-i Sünnet kitaplarından öğrenmelidir.

Mehmet Şevket Eygi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder